7 Şubat Muharrem Akduman KOCAELİ – ADANA Altılı Ganyan Tahminleri
Merhaba…52 yıllık spor yazarıyım…Yaş 70, iş bitmiş değil..yurt içi, yurt dışı seyahat halindeyim devamlı..Ülkemizin, 81 İl 960 İlçe olarak tamamını gezdim..bu meyanda 839 yurt dışı seyahatim var.. 1 ay önce Madrid’te idim, oradan Barcelona’ya geçtim Arda’ya uğradım…Şimdi sırada Bangkok var, oradan China.. Şu anda Rodos’a gidiyorum, feribottayım.
Sayın Cumhurbaşkanımızla beraber futbol oynadık yıllarca..Menisküs olayından sonra futbolu bırakmak zorunda kaldım ve spor yazarlığına başladım..O gün bu gün emekli olmama rağmen devam.
Gerek spor müsabakalarında, gerek at yarışlarında çok enteresan olaylarla karşılaştım…Anlatmakla bitmez ama sizlere anlatmaya gayret edeceğim..
90’lı yıllar, İzmir’deyim. O gün de yarışlar Bursa’da küçük bir kupon yaptım 5-6 TL’lik favori ve sürprizleri yazdım. İlk 5 ayak’taki sürprizler tuttu, geldik son ayağa. Öyle bir at geldi ki…13 numara?? Ne derecesi var, ne adını biliyorum, ne de aprantisini tanıyorum. Sıfır puanlı bir at.. Çok büyük bir ikramiye verdi 200 bin TL’nin üzerinde, kesin hatırlayamıyorum arkadaşlar. Neyse, kuponu arabamın vites konsoluna koydum, ertesi gün de Bursaspor Başkanı ile randevum var röportaj yapacağım. Sabah çok erken kalkarım, erkenden atladım arabaya Bursa’ya. Öğle vakti geldim 2 saatim vardı randevuya. Hipodrom’un önünden geçeyim birkaç antrenman izlerim dedim, içeri girdim. Antremanlar bitmiş. Arabaya bindim, biraz gittikten sonra yolun kenarında 15-16 yaşlarında bir çocuk otobüs bekliyor.
-Nereye oğlum?
-Heykel’e dedi.
-Atla dedim.
-Kaç para vereceğiz abi? dedi .
-Ne parası oğlum..sen talebesin herhalde? dedim..
-Hayır aprantiyim dedi ve o anda kuponu gördü.
-Abi, siz de meraklısınız at yarışlarına herhalde kupon yapmışsınız.
-Oğlum yıllardır bu işlerin içindeyiz ama şöyle dişe dokunur hiçbir şey kazanamadım. Bak işte dün bütün sürprizleri yakaladım ama son ayakta namussuzun biri geldi, yaktı bizi…deyince çocuğun rengi değişti.
-Abi, ineyim mi? dedi..
-Niçin? Daha gelmedik.
-Abi, o apranti benim….demez mi? Ben bir kahkaha attım..Olmaz böyle bir tesadüf dedim ve sarıldım boynuna, arabayı durdurdum…
-Yahu, senin görevin kazanmak tebrik ederim, kusura bakma dedim..Çocuk rahatladı..
-Sağol abi..benim atım favori değildi ama son düzlükte eski tecrübeli Jokey abilerim; Gazla oğlum dediler, ben de çıktım geldim…
Heykel’e geldik..Çocuğa kebap da ısmarladım..Sonra vedalaştık..İnanılmaz bir olay.. Dünya çok küçükmüş meğer. Sevgiler ..selamlar…
Gazeteci-Yazar Muharrem Akduman
KOCAELİ: 1.5.6.7 / 2 / 4 / 3 / 1.2.3.4 / 1.2.8
ADANA: 1.3.4.6 / 8 / 1.3.8 / 3.4.6 / 7.8 / 1
Son olarak 40 yıl önce sabahın 05.00’inde Veliefendi’ye gider atların çalışmalarını izlerdik. Saniye – salise hesabı, hiç birinin önemi yok. Araba değil ki bu bastın mı 100 km’de sabit gitsin. Bu çalışmalar yeterli olsaydı saatçi dediğimiz o arkadaşlar devamlı 6’lıyı tuttururlardı. Kimse bilemez bu işi..At sahibi ve bakıcılar, antrenör, jokey sadece kendi atını tanır, rakibini ne kadar analiz ederse etsin son durumunu kesin olarak bilemez.
Şans faktörü başta olmak üzere atın durumu kendini az çok belli eder..At koşar..baht kazanır demişler..Bol kazançlar…